22 Ekim 2013 Salı

Filizler Köfte - Ümraniye

 
Ben köftenin orta yağlı, ekmeği az, baharatı kararında, ağızda insana bir miktar mukavemet eden, yine de ama, sizinle çok da savaşmadan teslim olup damağınıza sıvanan cinsini severim sevgili okurlar. Çocukken rahmetli babam beni elimden tutmuş, şimdi tam lokasyonunu anımsayamadağım, ama Şişli-Osmanbey çevresinde olduğunu hayal ettiğim Çiftnal'a götürmüştür. Kutsal bir gün olarak belleğine işlenmiş o güne dek ev köftelerinin ağızda dağılan, az yağlı dana ve kuzu eti karışımından çekilmiş kıymalarla yapılmış, soğanı sarmısağı kıt doğasına aşina olan kulunuz, Çiftnal'ın bazı fanilerin bünyelerine "kayış gibi" gelebilecek çoşkulu köftelerini görünce şaşkınlıktan bir süre konuşamamıştır. Adeta nutku tutulmuştur. Çiftnal seyahatlerinin hafif çapta bir aile geleneğine dönüşmesi, Alp Artam'ın kişisel tarihçesine bu şekilde yerleşmiştir işte. Sonraları, lokanta Fulya'dan yukarı tırmanan yokuşun başındaki nam-ı diğer "Süslü Karakol" binasına taşındığında da bu gelenek sürmüş, köfte yolculuğu devam etmiştir. Ben -itiraf ediyorum- hayatım boyunca, her gittiğim köftecide Çiftnal köftesinin tadını aradım seneler boyunca. Isırdığınızda hemen pes etmeyen, biraz huysuz mizaçlı, yağlı, ama yağları şıpır şıpır tabağa dökülmeyen bu köftenin peşinde koştum hep. Zaman zaman buna yaklaştığımı düşündüğüm anlar oldu. Örneğin burada eleştirisini yaptığım, Gayrettepe'nin saklı yıldızı Sini Köfte'nin ürettiği ufaklıkları hayli sevdim. Yine de, pek sık gittiğim, türlü türlü farklı köftelerinin tadına baktığım, Bizim Köfte ya da Ramiz gibi yerlerde, aradığımı bulamadım. Azıcık fabrikasyon kokan bu zincirlerin, ara ara ziyaret etsem de, bana çok uygun olmadığını düşünüyorum şimdilerde. Gelelim burada yazsını okuduğunu Filizler Köftecisi'nin resmin neresinde durduğuna. Bu lokantayı klasik mekanı olan Tuzla'da birkaç kez ziyaret ettiğimi söyleyebilirim, ama bu çok eskide kaldı ve nice zamandır Tuzla'nı yolları bendenize pek uzak geliyor. Benim gibi belleği hayli küflenmiş bir demans hastası adayından, seneler önce gittiği Tuzla lokantalarının kritiğini yapmasını beklemek insafsızlık olur. Sonra, Altunizade'de çalıştığım için, bana nispeten yakın olan Üsküdar şubesine de gittim Filizler'in; misafir ağırlama kapasitesine ve Boğaz'a bodoslama dalan manzarasına açık bir ağızla hayran hayran baktım. Ve fakat, bu okuyacağınız yazının konusu, yeni açılan Ümraniye şubesi olacak sevgili okurlar. Filizler Köftecisi, işte tam da "Ümraniye Kırsalı"nın göbeğine konuşlanmış bir işletme. Her kim buraya bu köfteciyi açtıysa çok büyük akıllılık etmiş, zira fazla klimadan kafası bulanmış plaza insanlarının alışveriş merkezleri dışında gidecek yerlere de ihtiyacı olduğunu görüp, doğru zamanda doğru hamleyi yapmış Filizler Köftecisi'nin sahipleri. Tebrik etmek lazım! Dolup taşıyor zaten ve bundan sonra da böyle devam edecek gibi. Mekan büyük, önünde vale servisi var, açık ve kapalı salonları mevcut. Tüm kalabalığa karşın garsonlar son derece süratli ve siparişler aksamıyor. Herkes son derece güleryüzlü. Belki de en çok bu hoşuma gitti, diyebilirim. Kaşarlı, acılı, sade köfteden müteşekkil karışık köfte tabağı ve piyaz sipariş ettim gittiğim zaman. Köfte beni mutlu etti, kesinlikle gevşek ve ağızda dağılan bir bünyesi yoktu. İstediğim kıvama yakındı. Acısı biraz mide yakan cinstendi. Bunu belirtmek lazım. Ayrıca masalara koydukları turşular ve taş fırın ekmekleri çok iyiydi. Eğer öğle vakitleri Ümraniye'de debelenen güruhtansanız, burada yemeniz yerinde olacaktır dostlar. Temiz, süratli ve hesaplı bir lokanta. Yemekleri de güzel.





Küçüksu Cad. No:71 Ümraniye (Türk Telekom Karşısı)

444 53 83 info@filizler.com